Kamuoyuna duyurulur;
25 Aralık 2021 tarihli Resmi Gazetede yapılan değişikle 3308 Sayılı Çıraklık Meslek Kanunun 31. maddesinde usta öğreticilik tanımlanmış durumda. Bu usta öğreticiliğin tanımlandığı 31.maddede, taslakta usta öğretici olmak için koşullar belirtilirken kendi alanlarında lisans mezunu olanlardan bu usta öğreticilik şartı için sınav ve kurs şartı aranmayacağı söylenmekteyse de Kanun’un yayınlandığı tarih itibariyle lisans mezunlarına ilişkin bu muafiyetin koyulmadığını görmekteyiz.
Türkiye de yaklaşık 120.000 meslek mensubunun fiilen aslında bir anlamda usta öğretici olduğunu bilmekteyiz ve bu usta öğreticilerin nezdinde normal meslek lisesi stajları hali hazırda yürütülmektedir. Lise eğitiminin ilk yılından son yılına kadar eğitimine devam eden öğrenciler ile okul bırakmış özellikle meslek lisesini terk etmiş öğrencilerin yeniden sisteme alınması amacıyla yapılan bu yasal düzenlemenin hedefine ulaşması için esasında çok daha fazla usta öğreticiye ihtiyaç duyulmaktadır. Ne var ki ilgili kanunda tekrar sınav ve tekrar eğitim öngörülmesi meslek mensuplarının da olduğu bir gruba usta öğreticiliği ihtiyari ve talebe bağlı hale getirmiştir. Esasında meslek mensupları eğer çırak öğrenci çalıştırmak isterlerse kanunun bu maddesine uyum sağlamak için 40 saat kurs almayı ve yeniden sınava girmeyi bir mesai haline getirdikleri zaman usta öğretici olabilecekler, bu sayede yanlarında çırak öğrenci çalıştırabileceklerdir. Mevcut meslek mensuplarının böyle bir yeni sınav ve eğitime vakit ayıramayacaklarını biliyoruz ve görüyoruz. Ayrıca mevcut mesleki statülerinin eğitim staj sınav sonucunda oluştuğunu, bugün her meslek mensubunun meslek ruhsatı alır almaz bir lisans mezunu arkadaşını 3 yıl boyunca eğitmeye ehil olduğunu temin eden özel kanunu varken; usta öğreticisi olmak için ilave eğitim ve sınava girmesinin teknik olarak anlamlı olmadığını düşünüyoruz.
İlgili Kanun ile getirilen bu yeni sınav trafiğine meslek mensuplarının uyamayacağı gayet açıktır. Bu durumda meslek mensuplarının böylesi önemli görevde istediği gibi yer alamayacağını düşünüyoruz. 120.000 meslek mensubu 120.000 birer kişi olsa 120.000 meslek liseli gencimizi sistemin içinde tutacak ve ona mesleken yardımcı olabilecekken, teknik olarak bu doğru olmayan koşullar nedeniyle potansiyelinin daha da azıyla bu Kanuna destek vermiş olacaktır. Meslek mensuplarının elinde olmayan böylesi bir kısıtlayıcı durumun yasanın amacına ulaşmada sorunlar yaşatacağını düşünüyoruz. Bu kadar öğrenciyi ve meslek mensubunu dışarıda bırakan bu sürecin taslak metinde yer verilenin aksine yasalaşırken gözden kaçtığını düşünüyoruz. Yasa koyucudan bu taslaktaki maddenin tekrar kanunlaştırılması yolunda durumu gözden geçirmesini ve bu kamu yararının bu önemli faydanın toplumdan esirgenmemesini talep ediyoruz. Saygılarımızı sunuyoruz. Kamuoyuna duyurulur.
Bağımsız Mali Müşavirler Grubu
Turgay Kanarya